top of page

FASIKLIK VE ZALİMLİK


Geçen hafta (19.08.2023) Salihlerin ve Velilerin Sohbetine Niçin Katılınır? Sorusunun 3 cevabı olduğunu ve 1. cevabın Teveccühlerine muhatap olabilme ihtiyacından dolayı olduğunu öğrenmiştik. Bu hafta ise aynı sorunun 2. Cevabı olan

İnikâslarından Nasiplenebilme İhtiyacından dolayı olduğunu göreceğiz.

Nisa suresi 140.ayeti celilede Ezubillah bismillah,…ve yestehzeu biha fe la tak’udu meahum hatta yehudu fi hadisin gayrihi innekum izen misluhum…onlarla oturmayın sizde onlar gibi olursunuz buyuruyor. Cenabı hak bizleri sevdiğinden dolayı bize zarar verecek belli kişilerle oturmamızı istemiyor. Çünkü aynanın görüntüyü aksettirmesine inikas denir. Yansımasının kalpten kalbe aksetmesine de temessül denir. Temessüle birkaç örnek verecek olursak;

1-Meleklerin ve cinnileri asli suretle göremeyiz. Çünkü melekler nurdan yaratılmıştır. Onların asli halini görmemizi gözlerimiz kaldıramaz. Aynı şekilde cinniler de ateşten yaratıldığı için onları da asli şekliyle görmemize gözlerimiz katlanamaz. Onları ancak başka şekle geçerler ve öyle görürüz. Peygamberimiz (sav.) Cibril-i emini asli suretiyle sadece iki defa görmüştür. Hatta il görmesinde baygınlık geçirmiştir. Cibrili emin peygamberimiz (sav.) sahabelerle birlikteyken genellikle Hz. Dıhye (r.a.)’nın suretini temessül ederek geliyordu.

2-Ricali gayb olan görünmeyen insanları, Ruhanileri, şehitlerin ruhaniyetlerini ve yaşayanların ruhaniyetlerini gerçek suretiyle göremeyiz. Temessül şekline girer öyle görebiliriz.

3-Gördüğümüz rüyadaki kişilerin, olayların hiç birisi asli değildir. Hepsini de temessül olarak görüyoruz.

4.Vefat ettiğimiz zaman bize dostluk ve arkadaşlık edecek amellerimiz de temessül suretiyle geleceler.

Cenabı hak yukarıda oturmayın buyurmuştu. Oturmamız yasaklananlar kişiler 4 guruptur. Bu dört gurubu açıklarsak;

1-FASIKLAR

Fasık, Kuranımızda 54 yerde geçer. Cenabı hakkın emirlerine itaat etmeyen asi olan Müslümanlar. İman esaslarını tasdik edip tembellik, gaflet, şehvet sebebiyle ilahi emirlere itaat etmeyen Mü’minler. Utanmadan büyük günahları işleyen, küçük günahları önemsemeyen, farzları terk edip haramları işleyen, kötü davranışları iyi davranışlarından çok olan müslümanlar.

Fasıklar için; Araf suresinde sözlerinde durmazlar buyuruyor. Hucurat suresinde onlar size haber getirdiği zaman hemen inanmayın fasık kişi yalancıdır, buyuruyor. Tevbe suresinde fasıklar cihat etmeyi sevmezler buyuruyor. Nur suresinde iffetli kadınlara iftira atarlar buyuruyor. Hadid suresinde kuranı kıraat etme ve dinlemeden uzak kalıp kalpleri katılaşanlar, buyuruyor. Haşr suresinde nefislerini unuturlar buyuruyor. Yine Hucurat suresinde onlar alay ederler ve kötü lakap takarlar buyuruyor.

Bir hadisi şerifte Peygamberimiz (sav.) Müslümanın diğer müslümana sövmesi Allaha itaatsizliktir buyurdular.

Bir başka hadisi şerifte ise Mümin kardeşine lanet eden onu öldürmüş gibidir. Mümin kardeşini kafirlikle itham eden kişi de yine onu öldürmüş gibidir. Herhangi bir Müslüman kardeşine kafir derse o ikisinden biri bu sıfatla döner. Kafir denilen kişi kafir değilse söz söyleyene geri döner, buyurmuştur. Bu durumda Müslümanın diline kafir, münafık kelimeleri yakışmaz.

Bir başka hadisi şerifte Peygamberimiz (sav.) fasık kişi övüldüğü zaman oraya gazap iner, arşı rahman titrer. Arşı rahman titrediği zaman mutlaka bir gazap iner.

Başka bir hadisi şerifimiz ise; Facir (günah işleyen) insanı herkes anlayacak diye imtina mı ediyorsunuz? Kötü insanda bulunan kötü huyu teşhir edin ki insanlar ondan çekinme imkânı bulsunlar, buyuruyor.

Bu gıybettir diyenler olacaktır ki; Gıybet haram, mekruh, vacip gibi beş çeşittir. İşte bu vacip gıybettir. Onu teşhir etmeyen suçludur.

2-ZALİMLER;

Ali İmran ve Tevbe surelerinde Allahu tealanın sevmediği zalimlerle oturmayın buyuruyor.

Zulüm nedir? Bir şeyi layık olduğu yerden alıp başka yere koymak zulümdür. Bir başkalarına kötülük yapmak zulümdür. Evlatlarına adil davranamamak zulümdür.

3 çeşit zulüm vardır.

1-Rabbimize dönük yaptığımız zulüm, 2-Diğer yaratılanlara karşı yaptığımız zulüm, 3- Kendi kendimize yaptığımız zulüm.

1-Rabbimize yönelik yaptığımız zulüm; Nankörlük yapıp nimetlere şükretmemek, Rabbimize şirk koşmak, Nifak yani münafıklık yapmaktır.

2-Diğer yaratılanlara yönelik yaptığımız zulüm; Maide suresi 79. Ayette Bismillah kanu la yetenahevne an munkerin. Kötülüklerden faz geçirmeye çalışmazlardı. Devamında Yetevellevne onu dost edinirlerdi, buyuruyor.

Bu ayetin tefsiri sadedindeki bir hadisi şerifte peygamberimiz (sav.) Kardeşini günahtan men ederlerdi. Ertesi gün onunla oturur birlikte yemek yerlerdi. -Öyle oldukları için-Allah kalplerini karıştırdı. Yani birbirine benzetti. Siz Müslümanlar zalimin kollarından tutup onu batıldan hakka erdirmedikçe hayır, hayır, hayır. Mazur değilsiniz, buyuruyorlar.

Fıkıh ulemamız bu konuda yapmamız gerekenleri açık açık belirlemiş. Öyle sokağa çıkıp hakkı tebliğ ediyorum diye donkişotluk yapılmaz. Günah işleyenlerden ya sayıca daha çok olacağız ya da otorite olarak daha güçlü olacağız. Onları protesto ettiğimizde protestomuz caydırıcı üstünlüğe sahip olacak. Peygamberimizin hadisi şerifine göre hem suçu işleyenler hem de bu iki güce sahip olduğu halde suça mani olmayanlar sorumludur, buyuruyor.



Zina ve fuhuş yaygınlaşıp aleni olarak işlenir bulduğunuzda, büyük yaşta olanlar bile zina ve fuhuş yaptığında, ilim karaktersiz ve fasık kimselerde olduğunda müminin gücünün yetmediği belanın peşine düşüp nefsini küçük düşürmesi uygun değildir. O dönemde taun ve kuraklık artacaktır.

Taun; Dinimize göre göbeğin alt kısımlarında, dirseklerinde, koltuk altlarında, kulak arkalarında, burun kenarlarında, vücudun yumsak dokulu kısımlarında, ellerin boğum yerlerinde, siyah yeşil ve bozuk renklerde acı ve ağrı veren çıbanların çıkmasına sebep olan hastalık çeşididir. Bu hastalığın olduğu kişilerde kanlı iltihap akar, bağırsaklarda şişkinlik olur, kalp çarpıntısı olur, ara ara baygınlık olur. Bu durumlarda emri bil maruf nehyi anil münker sorumluluğumuz biter azimete döner.

Nisa suresi 148. Ayetin tefsiri niteliğinde Hazreti Aişe (ra.) annemizin aktardığı bir hadisi şerifte Peygamberimiz (sav.) buyurdu ki; Her kim kendisine zulmedene beddua ederse kendisine mutlaka yardım edilir.

2.Hadisi şerifte ise Peygamberimiz (sav.) Kafir de olsa, günahkar da olsa, facir de olsa mazlumun bedduasından sakının buyurdular.

3.Hadisi şerifte; Peygamberimiz (sav.); Bir zalime zulmünde yardım edene, bir davada haksız olana yardım edene Yüce Allah o zalimi bu yardım edene musallat eder, buyurdular.

4.Hadisi şerifte; Peygamberimiz (sav.) buyurdular ki; Müslümanın onuruna dil uzatana yazıklar olsun. Gerek erkek gerek kadınının onuruna düşmanı dahi olsa asla dil uzatılmaz.

5. Hadisi şerifte; Peygamberimiz (sav.) buyurdular ki; Kişinin haksız yere aldığı bir tek çakıl taşı boynuna dolanarak kıyamet gününe kadar kabir azabı çeker. Miras paylaşımında nefsine uymak, umuma ait yolu gasbetmek, eve getirdiği yiyeceği paylaştırırken bir çocuğuna azıcık fazla vermek gibi davranışlar zulümdür.

6. Hadisi şerifte; Peygamberimiz (sav.) buyurdular ki; Allahın rahmetinden uzak olanlar, İdarecilerin zulüm sözlerine evet doğrudur diyenler.

Muallimlik yaptığı çocuklar arasında adil davranmayıp tanıdık veya varlıklı aile çocuklarına farklı davrananlar ve yetim hakkında Allahtan korkmayanlar zulümde Allah katında eşit derecededirler.

7.Hadisi şerifte; Peygamberimiz (sav) güncel olarak Allahım zulmetken veya zulme uğramaktan sana sığınırım diye dua ederdi.

3-Kendi nefsimize yönelik yaptığımız zulüm;

Cenabı hak 22 surede 34 ayette insanın kendi nefsine zulmeden zalim olduğu ifade buyuruyor.

Bakara suresinde mescitleri engelleyenler ve yıkanlar zalimdir, buyuruyor

Nisa suresinde zulme maruz kalmış mazlum erkeklere, kadınlara ve yavrulara hami yani yardımcı olmuyorsunuz buyuruyor.

Enam suresinde din ile alay edilen, dine hakaret edilen yerlerde bulunup onlarla gülüşen de zalim olur buyuruyor.

Yusuf suresinde zina ve fuhuş yapan, fuhuş ve zinayı hoş gören ve gülen üç gurup zalimdir, buyuruyor.

Yusuf suresine göre hırsızlık zalimliktir.

Bakara suresine göre riba (kredi) kullanan zalimdir, yaptığı zalimliktir.

Ali İmran suresine göre kamu malını yemek zalimliktir.

Nisa suresine göre zulme maruz kalan, kendine zulmedene beddua edebilir.

Enam suresine göre zalimin ölümüne hamdolsun denir.

Araf suresine göre ölçü ve tartıyı eksik yapan zalimdir.

Araf suresine göre insanları kötülükten uzaklaştıran azaptan uzaklaşır.

Hud suresinde zalime sevgi yakınlık meyletmeyin yoksa ateş size de dokunur, buyuruyor.

Nahl suresinde zulümden hicret edenlerin yeni mekanını hayırlı kılarım, buyuruyor.

Şuara suresine göre zulme uğrayan başarılı kılınır.

Sad suresine göre ortaklık yapanlardan ortağının herhangi bir şeyini eline geçiren zalimdir.

Nisa suresine göre İntihar etmek zalimliktir, kendi nefsine zulmetmiştir.

Enam suresinde İmanlarını herhangi bir zulümle kirletmeyenler Muhammed-ül emin gibi emindir, buyuruyor.

Hud suresinde insanları ıslah edici olan topluluğu batırmam buyuruyor.

Taha suresinde Salih müminler zalimden korkmazlar ona karşı cihat ederler, buyuruyor.

Hac suresine göre mescidi harama gideni engelleyenler geri çevirenler zalimdir.

Şura suresine göre zulme uğrayanının hakkını aramasına rabbimiz müsade etmektedir.

İsra suresine göre öldürülen mazlumdur.

…Ve bir hakikat; Dualarımız neden kabul olmuyor?

Peygamberimiz (sav.) Allah zalimin duasını kabul etmez buyurarak sorunun cevabını veriyor. Bütün bu anlatılanlar ışığında zalim olmayanımız var mı acaba?

Bismillah, en eşkure niğmetekelleti en amele Saliha ve asli li fi zurriyeti, Yüce rabbimiz verdiğin nimetlere şükretmemizi, salih ameller işlemimizi ve neslimizin salihlerden olmasını bizlere de nasip eyle.

Amin, amin, amin… el Fatiha

12 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page