
Soru-1: Orucun Farzı Kaçtır?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Orucun farzı üçtür.1-Niyet etmek, 2- Niyeti vaktinde yapmak 3- İmsaktan akşam vaktine kadar orucu bozan şeylerden uzak durmak.
Soru-2: Oruca Niyetin Vakti Ne Zamandır?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Yarınki oruca niyetin vakti akşam ezanından itibaren başlar, ertesi gün kuşluk vaktine kadar devam eder.
Fıkıh kitaplarında Dahve-i kübrâ vakti diye geçen vakte halk arasında kaba kuşluk denir. Mesela oruç tutmakta tereddütlüyüz veya unuttuk gece niyeti yapamadık o zaman bu kişi hiçbir şey yiyip içmemek kaydıyla Dahve-i kübrâ vaktine yani kaba kuşluk vakti saat 10’a kadar niyet edebilir. Bu kaide Ramazanı şerif orucu, günü belli adak oruçları ve nafile bir orucu tutmak için geçerlidir.
Şafilerin niyetlerini kuşluk vaktine kadar bekletme imkanları yoktur. Mecburen imsaktan önce niyet etmek zorundalar. Niyet imsaktan sonraya kalırsa o günkü Ramazan orucu olmaz.
Soru-3: Oruca Nasıl Niyet Edilir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Niyet Hanefiler de sıhhatinin şartı, Şafiilerde farzdır. Biz kalben bir şeyi yapacağım diye kastedeceğiz, azmedeceğiz, karar vereceğiz, kalbin bu kararı vermesinin adı niyettir. Bir kişi ben sahura yarın oruçlu olmak için kalktım diye bunu kalben biliyorsa bu niyet olur. Eğer imsaktan evvel niyet ediyorsak yarın ki ramazanı şerif orucumu tutmaya diye niyet ederiz. İmsaktan bir dakika sonra ise niyet ettim bugünkü ramazan şerif orucunu tutmaya denir. Hanefilere göre sadece oruç demek yeterli ama şafilere göre Ramazan orucu denmelidir.
Soru-4: Farz Oruçlar Hangisidir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
1-Ramazan orucunun edası 2-Ramazan orucunun kazası. 3 Bozulan adak orucunun kazası. Adak orucu bozulduktan sonra bu adak yerine getirilmediği için farza dönüşüyor. 4-Bozulan nafile orucunun kazası farza dönüşür. 5- Zıhar kefareti, katil kefareti, yemin kefareti ve Ramazan orucunun keyfi olarak bozmanın kefareti 6- Adak kefareti.
Soru-5: Oruç Bize Neden Farz Oldu?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Bir hadisi serifte Her şeyin bir zekatı vardır. Bedeniniz zekâtı da oruçtur buyruluyor. Orucu hakkında yoksulların halini bilmek için, nefsin açlığı tatması için farz kılındı gibi yorumlar yapılır. Bu anlatılanların hepsi bir kenara oruç islami bir kavramdır. Taavvudi emirdir. Taavvudi emir demek hikmeti, derinliğindeki sırrı bilinmeyen rabbimizin bizden kayıtsız şartsız yapmamızı istediği emir demektir. Biz hikmetini bilemeyiz. Biz kendimizce yorumlar yapabiliriz ama bu yüzde 100 budur diyemeyiz. Rabbimiz bizden kayıtsız şartsız kulluk yapmamızı istiyor. Biz hikmetine göre ibadet yapmıyoruz ki emir olduğu için yapıyoruz.
Soru-6: Tutması Eftal Olan Oruçlar Hangileridir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
1-Pazartesi Perşembe oruçları. 2-Eyyamı biyz orucu 3-Aşura orucu 4-Şevval orucu 5-Zilhiccenin ilk 9 gününde tutulan oruç. 6-Savmu Davut dediğimiz oruç. Tuttuğumuzu zannedip, vakitlerini bilemediğimiz, nelerin bozduğunu bilmediğimiz belki onlarca, yüzlerce oruçlarımız var. Biz böyle nafile günlerde mutlaka kazaya da niyet edip hem borcumuzu ödeyeceğiz hem de o günün sevabını alacağız.
Soru-7: Önceki Ümmetlerde Oruç Nasıldı, Bir kaçına Örnek Verebilir Misiniz?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Hz. Adem (as.) ümmetine eyyamı biyz dediğimiz kameri ayın 13-14-15. günleri tutulan oruç farz idi.
Musa aleyhisselam zamanında ise Musa (as.) kendisi tur dağında 40 gün oruç tuttu. Ayrıca aşure günü orucu onlara farz idi. Yahudiler sonradan uydurdukları keder orucu diye bir oruç tutarlardı.
İsa aleyhisselam kendi nefsine 40 gün oruç tuttu. Hıristiyanlarda oruç önce 30 gün idi sonra yaz günü sıcakta oruç tutamıyoruz. Oruç tutma günlerini bahar ayına alalım ama buna zam yapalım 50 güne çıkaralım dediler. Cenabı hakkın emrettiği orucun özelliğini niteliğini bozdular.
Ayrıca hıristiyanların ikinci gün orucu, dördüncü gün orucu diye bir oruçları vardır.
Yahya aleyhisselamın ümmetine de aynı şekilde oruç farz kılındı.
Biz Müslümanlara gelince, Peygamberimiz döneminde ilk müslümanlara farz olan oruç aşure orucu idi daha sonra her ayın içerisinde 10 gün oruç tutmak farz oldu. Ardından Ramazanı şerif orucu farz oldu.
Soru-8: Ramazan-ı Şerifi Nasıl Karşılamalıyız?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Peygamberimiz (sav.) buyururlar ki Önceden 1-2 gün oruç tutarak Ramazan'ın önüne geçmeyin. Yani Ramazan başlamadan 1-2 gün ihtiyat olsun veya tedbir olsun maksadıyla oruç tutanlar peygamberimize karşı gelmiş olur.
Soru-9: Üç Aylar Orucu Var Mıdır?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Peygamber efendimiz bir hadisi şeriflerinde, Ara vermeden sürekli oruç tutanın hiç orucu yoktur. Öyleyse her aydan 3 gün oruç tutunuz ki tüm sene tutmuş hükmüne ulaşasınız. Dinimizde bu 3 ayı tamamen oruç tutmak diye bir şey yoktur. Halk arasında tutulan 3 aylar orucu ne sünnettir, ne müstehaptır, ne menduptur. Peygamber efendimizin baştan sona tam teşekküllü oruç tuttuğu tek ay Ramazan-ı şeriftir.
Soru-10: Oruç Tutmak Bize Ne Kazandırır?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Bunu 4 hadisi şerifle ufkumuzu zenginleştirelim. Efendimiz (sav.) buyuruyor ki;
1.Oruçlu döşeğinde uyuyor dahi olsa ibadette sayılır.
2. Hadisi şerif ise Tuttuğumuz oruçlar kıyamette hepimize şefaat eder.
3.Hadisi Şerifte Oruçlu olduğun günde yüzün asık olmasın.
4. Hadisi şerifte ise Oruçlu olmayan kimseler oruçlunun yanında yemek yerken onlar yemeklerini yiyinceye kadar melekler oruç tutan kimseye dua yaparlar.
Soru-11: Diğer İbadetler Gündüz ve Geceye Dağılırken, Oruç Neden Sadece Gündüze Kalmıştır?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Oruç fecri sadık dediğimiz imsak vakti ile başlar, akşam vakti biter. İster batılı ister doğulu ister müslüman ister gayrimüslim olsun bütün insanların çalışma vakti gündüzdür. Gece çalışanlar da vardır ama bu çoğunluk ifade etmez. Geceler istirahat uyku vaktidir. O zaman insanların genel adeti gündüz çalışma, gece dinlenmedir. Rabbimiz orucu gündüz farz ediyor ki işte bizim o gündüz çalışma adetimizi ibadete çeviriyor. Bizim gün boyu yaptığımız bütün adetleririmizi orucun beraberinde ibadete çeviriyor.
Soru-12: Orucu Tutmamıza Engel Olan Mazeretler Nelerdir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Bakara suresinin 183.ayetinde Esteuzibillah, Sizden kim, hasta ya da yolculukta olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir, buyuruluyor. Ayeti celile 2 mazerete izin veriyor. O mazeretleri sonuna nasıl telafi edeceğimizin yolunu da gösteriyor. İmamı azam efendimiz buyururlar ki Kişi oruçlu iken orucunu açmadığı takdirde gözünün ağrısının ya da sıtmasının artmasından korkarsa orucunu bozabilir. İmamı şafi efendimiz ise biraz daha ihtiyatı elde tutuyor oruç ile birlikte hastalığın zaruretine katlanabiliyor ise asla orucunu açmaz diyor.
Soru-13: İşimizin Ağır Olmasından Dolayı Orucu Tutmakta Zorlanıyorsak Ne Yapmalıyız?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Şeker, kolesterol, tansiyon gibi rahatsızlığı olanlar bundan dolayı onlar oruç tutmakta zorlanıyorsa tutmayabilirler. Sağlıklı olup da böyle bir hastalığı olmadığı halde oldu ki çok acıktı oldu ki çok susadı o zaman alacak tespihi eline, Ya samed ya samed diye 99 defa zikir çekecek. Ondan sonra Ya Rabbi essamed esmâi şerifin hürmetine açlığımı, susuzluğunu gider diye dua edecek. Rabbimizin Es Samed esması tecelli eder inşallah ne açlık kalır, ne susuzluk.
Soru-14: Sahura Kalkmanın Fazileti Nedir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Peygamberimiz (sav.) buyuruyor ki sahurda bereket vardır. O mübarek bir yemektir. Bir yudum su ile de olsa onu asla terk etmeyin. Uyanın bir bardak su için geri yatın. Şüphesiz sahur yiyenleri Allah bağışlar. Allah (c.c.) ve melekleri kalkıp sahur yiyenlere salat ederler. Sahura kalkılan eve melekler gelir selamlar Cenabı Hak nidasıyla selamlar onun için melekler dua ederler. Müslüman bu bereketi nasıl kaçırır? Sahur nimeti geçmiş hiçbir ümmetler de yoktur. Sadece ümmeti muhammede verilmiştir. Peygamberimiz bir hadisi şerifte Kahvaltı diye bir terim kullanır. Kahvaltı burada çok büyük bir şifredir. Hurma ile sahur yapması ne kadar güzeldir? Hadis şerifini biraz açıklarsak Hurma Hz.Adem (as) vakfiye çamurundan arta kalan çamurundan yaratılmıştır. Yani insanın tamamlayan insanın özüne en çok şifalı olan çekirdeğine kadar faydası olan bir bitkidir.
Soru-15: Oruçta Sabah Namazının Vakti Farklı mıdır?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Oruç girdikten sonra sabah ezanı tam imsak saatinde okunur. İmsak saatinde okunması sabah namazı vakti olduğu anlamında değil oruç başladı anlamındadır. İmamı şafi hazretlerine göre imsaktan 5-6 dakika sonra sabah namazı kılınır. İmam azam efendimize göre 20 dakikadan önce sabah namazı kılınamaz. Biz şüpheden kurtulmak için her iki mezhebimizi de konularımızda dikkate alacağız. Gerek şafi kardeşlerimiz gerek Hanefi kardeşlerimiz 15 dakika geçmeden sabah namazını asla kılmamalılar. Bunun deliline gelince; Zeyd bin Sabit (ra.) anlatıyor. Biz peygamberimizle birlikte sahur yaptık ve 50 âyet okuyacak kadar bir süre geçtikten sonra sabah namazını kıldık buyurdu.Orta halli bir okuma ile en erken 15 dakika geçmelidir. O zaman işi acil olan, uykusu çok olan 15 dakikayı beklesin ama işi acil olmayanlar 20 dakika beklemelidir.
Soru-16: Oruçta Seferiliğin Şartları Nelerdir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Seferilik Rabbimizin bize verdiği bu bir ruhsattır. Cenabı hak bize yolculukta ve hastalıkta bir ruhsat veriyor. Peygamber efendimiz buyuruyor ki bu ruhsat Allah'ın size verdiği bir sadakadır. O halde onun verdiği sadakayı kullanın, reddetmeyin. Hazreti peygamberimiz (sav.) sefere çıktığında orucunu bozmuştur. Imsaktan evvel niyetimizi yaptık. Önemli bir gelişme oldu. Yola çıkmak zorunda kaldık. Bu kişinin orucu bozması hanefilere göre haramdır. Ama harama rağmen bu kişi orucunu bozarsa seferde olduğu için sadece kazasını tutar. Ancak Şafii uleması buna 3 tane şart koymuş. Ramazan orucu farz orucu olduğu için zaten imsaktan evvel niyet etmek zorunda. İmsak bitmeden sefere çıkmak zorunda kaldılar bu kişi En az 144 km yol gitmelidir. En az 144 km gitse dahi Hanefileri takliden bozup kazasını yapar. Yoksa şâfii hazretlerine göre bu yolu gitmiş bile olsa yine de orucunu bozamaz. İkinci Hadisi Şerif ise yolculukta oruç tutmak asla Allah katında çok makbul bir şey değildir. Allah'ın gösterdiği kolaylığı yani bize verdiği oruçtaki namazdaki, yolculuktaki ruhsatı kabul etmeyen Arafat dağları kadar günah yüklenir. Seferberlikte oruca bu şekilde ruhsat verildiği halde bir kişinin eğer bedeni sağlam veya çok yorucu bir halde değil ve Ramazan orucunu sevabını bu ayda kaçırmak istemiyorum, sıhhatimde sorun yok güçlü kuvvetliyim tutmak istiyorum derse buna peygamberimiz Ramazan ayının hürmetine cevaz veriyor.
Soru-17: Oruçluya İftar Açtırmanın Fazileti Nedir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Bir hadisi şerifte Bir oruçlunun kemiklerinin tespih ettiğini, meleklerin onun yanında yemek yenince mağfiret ettiklerini biliyor musun? Buyrulur. Oruçluya iftarını yaptırdığımız zaman onun kemikleri zikre geçiyor iftar açan kişinin sevabına ortak oluyoruz.
Bir hadisi şerifte Kim oruçlu bir kimseyi helalinden yedirir içirirse melekler imsaktan akşam ezanına kadar onun için istiğfar ederler. Gözyaşı ve kalp yumuşaklığı ile rızıklandırılırlar. Gözden yaş akması, Kalp yumuşaklığı manevi rızıktır. Eğer o rızkı Rabbimiz layık görmediği ise ne kadar çırpınsak gözden yaş akmaz.
Soru-18: Ölen Yakınlarımızın Borç Oruçlarını Tutabilir Miyiz?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Bir sahabi hanımefendi peygamberimize gelerek; Ya rasulallah, Annem vefat etmiştir. Üzerinde bir aylık Oruç borcu bulunmaktadır. Bunu annem adına yerine getirebilir miyim? Dedi. Peygamberimiz buyururlar ki Evet, Allaha olan borçların içinde ödemeye en lâyık olanı odur. Şimdi bu hadisi Şerife göre diyelim ki bizim annemiz babamız bir adak yaptı. Adak orucunu tutarken tamamlayamadan vefat etti. Biz onun yerine o kalan adak orucunu tutup annemizi, babamızı rahatlatabiliriz. Eğer babamız anamızın Ramazan orucu borcu varsa bunu tutmakla mecbur değiliz. Ama anamız babamız vasiyet etmiş ise vasiyeti mucibince onun tutamadığı oruçlarının fidyesini vermek zorundayız. Bu hadisi Şerife göre Anne, babamızın yerine hac ve umre yapabiliriz, Yaptığımız ibadetlerimizin sünnetlerini, nafile oruçlarımızı, nafile ibadetlerimizi, zikirlerimizi yaptıktan sonra yarabbi bunun sevabını annemin babamın ruhuna hediye eyledim ya da hibe eyledim dersek bu hibe olur.
Soru-19: Teravih Namazı Hükmü Nedir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Teravih, Ramazan ayının nimetlerindendir orucun mütemmim tamamlayıcısı değildir. Oruçla hiçbir alakası yoktur teravih namazı Ramazan ayında kadın erkek her Müslümanın kılacağı müekket sünnet namazdır. Kılmamanın sorumluluğuna gelince kılmayan bu ayın ilk nimetini reddetmiş olur. Sünneti müekkedenin terki hem şefaati kaybetmek hem de itaptır. İtap demek Cenabı Hak kulunu azarlayacak demektir.
Soru-20: Teravih Namazı Nasıl Kılınır?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Teravih namazının her 2 rekatında oturmak farzdır. Niyet ederken Allah için teravih namazını kılmaya diye niyet etmeliyiz. Yani niyetimizde teravih kelimesini kullanmak zorundayız. Şafi müntesiplerimiz 2 rekatta selam verir. Hanefiler ise 2,4,6,8,10 hatta 20 rekatta bir selam vererek kılabilir. Hanefi mezhebinden olanlar selam verip tekrar tekbir olamadan o arada konuşur veya göğsünü kıbleden 45 derece döndürürse niyeti tekrar etmek zorundadır. Şafiler ise konuşmasalar da her selamdan sonra niyet etmek zorundadır. Bazı camilerimizde teravih biter bitmez vitir namazına başlamadan önce bir dua yapılır bu dua bidattır, böyle bir sünnet yoktur. Bu durumda biz bidat olan bir hükme destek vermemek için elimiz açık kaldıracağız ama bu duaya gönülden katılmayacağız.
Soru 21: Fidye Nedir, Kime Nasıl Verilir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
İleri derecedeki bir ihtiyar, hiçbir zaman sağlığı iyiye gitmeyen hasta orucunu kaza etme ihtimali olmadığından fidye vermelidir. Kaç gün oruç tutamamışsa fitre değeri üzerinden hesap ederek bir fakire öder. Fidyeyi tek bir kişiye verecekse ona her gün sadece bir fidye verebilir. Aynı fakire verecekse bugün 40, yarın 40, 30 gün boyunca 40-40 şeklinde verir. Hepsini bir toptan veremez verirse bir oruç yerine geçer. Ama diyelim ki 5 fakir var her birine 40’ar lira verilir. Bu şekilde 6 gün de 30 fidye tamamlanmış olur.
Soru 22: Fıtır Sadakası Kime Nasıl Verilir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Fıtır sadakası oruçlunun fuzuli yanı boş yere ve kötü sözlerinden temizliği demektir. Demek ki biz fitreyi bunun için veriyoruz. Ancak Fitre zenginin fakire Ramazan ayı içerisinde verdiği sadakadır. Fitre bayram namazını beklemeden birinci ramazandan itibaren verilmelidir. Fitrenin en makbulü en kıymetlisi Ramazan birinci günü verilenidir. Fakir onunla bir şey alsın yesin sevabını da biz alalım. Eğer ihtiyaç sahibi paraya ihtiyacı olduğu zamanda alamamışsa sonra verdiğimizin bize bir kazancı olmaz.
Soru 23: Kadir Gecesi Hangi Gecedir, Nasıl Eda Etmeliyiz?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Esteuzibillah, hayrın min elfi şehr Bu âyette Cenabı hak 1000 aydan ifadesini kullanıyor. Bu bin aya manevi derinlikteki pencereden bakarsak. 1000 ay 30 bin gece 30 bin gündüzden oluşuyor yani kadir gecesi 60 bin zaman birimine denk oluyor. Ramazan ayının içine gizlenmiş olan gece imam şâfii rahmetullahi aleyh 23. gece, imamı âzam radıyallahü anhâ ise 27 gece olarak belirtiyor. Kadir gecesi işte böyle bir gizlenmişlik içerisindedir. Ramazan ayında 23., 27. Ya da bu ikisinin dışında bir gecede kur'anımız dünyaya indiriliyor. Emeği, gayreti, alın teri olmayanlar böyle bir bereketten böyle bir değerden sadece bu geceyi ifa etmekle faydalanamaz. Bu gecenin bereketi verilen emeğe yapılan gayrete ve dökülen alın terine nasip edilmesi gayesiyle gizlenmiştir.
O gece teravihi cemaatle camide kıldık, sabah namazını da cemaatle kıldığımızda o geceyi sabaha kadar ibadetle geçirmiş oluyoruz. O gece hiç uyumadan değerlendirmiş gibi sevabını alıyoruz. Demek ki bir gece sabaha kadar uyanık durma diye bir şey yok. Mübarek gecelerde izleyeceğimiz yol budur. Kadir gecesinde teraviden sonra bütün camilerde cemaat ile kılınan tesbih namazı doğru değildir. Çünkü cemaatle nafile namazı kılmak tahrimen mekruhtur. Kadir gecesi bizim yapacağımız kaza namazlarımızı kılarız, Yasin suresi okuruz. Teheccüt namazımızı kılarız, manevi tesbihatımızı yapabiliriz, geceyi bu şekilde değerlendiririz.
Soru 24: Kefaret Çeşitleri Nedir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Bir müslüman hanımına senin göğsün, sırtın işte boynun şuran buran anneminkine benziyor dese bunun için 60 gün kefâret orucu tutmak zorunda. Buna zıhar kefareti denir.
Bir kişi hata ile bir adamı öldürmüş olsa ölene de bir rahmet olsun diye kefaret orucu tutması gerekir.
Bir Müslüman bir konuda yemin etse o yeminini de bozsa o yeminini yerine getirmek için yemin kefareti orucu tutar işte bu oruca da yemin kafareti denir. Yemin kefaretin de oruç 3 gün-10 gün tutulur.
Şafi mezhebimize göre eğer erkekler hanımıyla bile bile yakınlaşırsa kefaret tutmak zorundadır bunun dışında kefaret yoktur. Kadınlara ise hiç kefaret yoktur.
Soru 25: Hangi hallerde Kefaret Orucu gerekir?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Önce Hanefilere göre inceleyelim, Ramazan ayında oruçlu iken bilerek isteyerek yemek içmek ve cinsel ilişki keffareti gerektirir. Eğer bu beraberliğe kadın da razı olmuşsa ona da keffaret gerekir. Kefâret, Ağızdan gıda ve tedavi niyetiyle bir şeyi mideye ulaşmasıyla oluşur. Ağızın dışından ulaşırsa bu keffaret olmaz. Kefarete sebep olunan yediğimiz içtiğimiz şey illaki ağızdan mideye ulaşacak diğer yollarda ulaşırsa o sadece kazayı gerektirir.
Soru 26: Kefaret Cezası Kaza Orucu Tutularak Ödenir mi?
Mehmet Türkoğlu Hocamızın Cevabı:
Kefaret cezası kaza orucu tutularaj ödenmez ancak;