Geçtiğimiz hafta alak suresinin 3. Ayetini öğrenmiştik. Bu gün 4. Ayetten devam edeceğiz.
Cenb-ı hak Alak suresinin 4. Ayetinde euzubillah bismillah ellezi alleme bil kalem, O öyle bir Rab ki, kalemle öğretmiştir, buyuruyor.
Ayetin 1. kelimesi olan ellezi, ilgi zamiridir. Kur'anımızda 1464 defa geçer.
2.kelime alleme ise bir fiildir. Kuranımızda 14 kez 14 değişik ayette geçer. Öğretti anlamına gelir. Cenabı hak neyi neden öğrettiğini anlatır. Bu 14 ayeti kısa kısa açıklayacak olursak;
1. Bakara suresinin 31. ayetinde euzubillah bismillah Ve alleme ademel esmae kulleha, Allah Ademe bütün isimleri öğretti, buyuruyor. Adem aleyhisselam yaratılıp kendisine ruh verilince oturup aksırarak Elhamdülillah dedi. Rabbimiz Adem aleyhisselamın üstünlüğünü, orada bulunan melaikelere, iblis ve avanesine göstermek için isimleri saymasını emretti. Bu öğretme yöntemine vehbi yöntem denir. Cenabı hak bu bilgileri Adem aleyhisselamın genetik dünyasına kodlamıştır. Hazreti Adem (as) kendi neslinden gelecek insanların isimlerini, kültürel ve yaşam şekillerini, yaşadığı yerleri vs. oradakilere aktardı. Bu ilim karşısında melaikenin hepsi kalbi derinliklerinden gelerek ona tazim secdesi yaptılar.
Görüyoruz ki bir alime olan asıl saygımız Cenabı Hakk'ın ona ilim sıfatıyla tecelli etmesinden kaynaklanıyor. Onun fizik yapısının, kişiliğinin, etinin kemiğinin bizim için ehemmiyeti yoktur.
Cenabı hak bu Vehbi ilmi Adem aleyhisselama olduğu gibi Ümmi olan Peygamber Efendimize de öğretti. Biz insanların öğrenmesine de kesbi öğrenme denir. Kesbi ilim, alın teri döken, çalışan kişilere verilir.
Peygamber efendimiz (sav.); Allahu Teala kimin hakkında hayır ve iyilik murad ederse, onu dinde ince anlayış sahibi kılar, buyuruyor. Demek ki kim çalışır, kim daha ileriye gitmek isterse Rabbimiz onun ilim yolunu sonuna kadar açıyor.
2. Bakara suresinin 239. ayetinde Euzubillah bismillah…fe iza emintum, fezkurullahe kema allemekum, Emin olduğunuz zaman hemen benim size öğrettiğim gibi zikredin, buyuruyor.
İnsan üç şey için bu dünyadadır 1-Cenabı Hakkı tanımak. 2-Yaradanımızı sevmek. 3- Rabbimiz tarafından sevilmektir. Cenabı hakkın öğrettiğim şekilde zikredin diye emretmesinin hikmeti budur.
Bütün Müslümanlar Rabbimizi sevdiğini iddia eder. Sevdiğimizi anlayabilmek için kendimize şu soruları soralım.
A-Rabbimizle muhabbet nasıl oluşur?
Sevgi insanlar arasında olur. Yaratanımızla aramızdaki muhabbettir. Bu muhabbeti nasıl elde edeceğimiz Ali imran suresinin 31. Ayetinde euzubillah bismillah Kul in kuntum tuhibbunallahe fettebiuni yuhbibkumullahu ve yagfir lekum zunubekum, Eğer Allah'ı seviyorsanız, bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve suçlarınızı bağışlasın…buyurarak anlatılmaktadır. Demek ki muhabbet olması için peygamber efendimizin izinden gideceğiz.
B- Peygamber Efendimizin neyine tabi oluruz?
Nisa suresinin 113. Ayetinde euzubillah bismillah …Ve enzelallahu aleykel kitabe vel hikmete ve allemeke ma lem tekun ta'lem… ben sana bir kitap bir de hikmet indirdim o indirdiğim hikmetle de bilmediklerini öğrettim, buyuruyor. Peygamberimiz hiçbir kelimeyi kendinden söylememiştir. Söylediği her şey rabbimizin kalbine ilka ettiği şeylerdir. Bu hikmettir.
C-Hikmet nedir nasıl tabi olunur?
Cenabı hak Ahzap suresinin 34. Ayetinde euzubillah bismillah Vezkurne ma yutla fi buyutikunne min ayatillahi vel hikmeh… Evinizin içinde hem zikredin hem okuyun, buyuruyor. Bu ayetin asbabı nüzulü Efendimizin hanimlarına, mübarek annelerimize uyarı gibi olsa da hükmü umumidir. Okumak ve zikretmek farklıdır.
Bizlere bu 3 ayetten 7 maddelik Anayasa çıkar. 1-Ayetleri tilavet zikirdir. 2-Ayetleri tatbik etmek zikirdir. 3-Peygamberimizin sünnetini öğrenmek zikirdir. 4-Sünneti dilimizden düşürmemek zikirdir. 5-Müekket sünnet olan ibadetleri ikame etmek zikirdir. 6-Peygamberimizin günlük uyguladığı tesbihatı uygulamak zikirdir. 7-Peygamberimizin güzel ahlaki ile aynileşmek zikirdir. Peygamberimizin güzel ahlakını öğrenip onun gibi davranmak zikirdir. Sevgi bu yedi maddenin içerisindedir. Aksi halde sevmemiş oluruz.
3.Cenabı hak bakara suresinin 251. Ayetinde euzubillah bismillah … ve atahullahul mulke vel hikmete ve allemehu mimma yeşau… Allah, O'na güç ve hikmet verdi. O'na dilediğinden öğretti, buyuruyor. Tüm peygamberler aynı müfredattan öğretilmiştir. Bizler tüm peygamberlerden de öğrenebiliriz. Tamamının kaynağı aynıdır.
4. Rabbimiz Bakara suresinin 282. Ayetinde euzubillah bismillah, …ve la tes'emu en tektubuhu sagiran ev kebiran ila ecelih… az olsun çok olsun onu yazmaktan üşenmeyiniz, buyuruyor. Allah sizi böyle talim ediyor. Yani aldığımızı verdiğimizi yazmalıyız. Bu Allahın emridir.
5. Nisa suresinin 113. Ayetinde euzubillah bismillah …ve allemeke ma lem tekun ta'lem... ve sana bilmediklerini öğretmektedir, buyuruyor. İnsanların içinde bir ilim ehli olanlar vardır. Bir de kalplerindeki merhametin karşılığı olarak Vehbi yolla ilim verilmiş Arifler vardır. Onların duası makbul olur. Arifler Merhamet pınarlarıdır.
6. Rabbimiz maide suresinin 4. Ayetinde euzubillah bismillah … ve ma allemtum minel cevarihi mukellibine tuallimunehunne mimma allemekumullahu… Ve Allah'ın size verdiği bilgi ile eğittiğiniz eğitimli av hayvanlarının yakaladıklarını yiyin, buyuruyor. Eğitilen köpeğin getirdiği hayvanın üzerinde köpeğin dişi ile öldüğüne dair bir şey yoksa yenir. Üzerine besmele çekilmeden avlanan hayvanın eti yenmez.
Mesela bir avcı bir kuşa besmele çekip sıksa mermi ikinci kuşa da değse ikinci kuşun eti yenmez. Müslüman olarak besmeleyi hayatımızın her alanına yaymalıyız.
7. Cenabı hak Yusuf suresinin 37. Ayetinde euzubillah bismillah Kale la ye'tikuma taamun turzekanihi illa nebbe'tukuma bi te'vilihi kable en ye'tiyekuma, zalikuma mimma allemeni rabbi, Yiyeceğiniz yemek daha gelmeden, ikinizin de rüyasını yorumlayacağım. Rüya yorumu yapmak Rabb'imin bana öğrettiği şeylerdendir, buyuruyor. Ayeti celileden anlaşıldığı üzere görülüyor ki rüya ilmi rabbimizin öğrettiği bir ilimdir. Rüya gören kişi rüyasını herkese her yerde anlatamaz. Bu ilim peygamber ilmidir. Her önüne gelene anlatırsa bereketi gider. Varsa işareti elden gider. Rüya ilmi kitapta yazılan bir ilim değildir. Rüya yorumu eşyalarla anlatılır. 100 yıl önceki eşya şimdi olmadığı gibi şimdiki eşyalar da 100 yıl sonra olmayacaktır. Dolaysıyla şimdi yazılan bir rüya yorum kitabı sonraya hitap edemez. Bu ilim peygamberlerin izine tabi olan, Rabbimizin sevdiği bir kuluna öğretilir. Gerekirse 2 yıl 3 yıl beklenir o ilmin sahibini bulmadan anlatılmaz.
8. Rabbimiz şuara suresinin 49. Ayetinde euzubillah bismillah Kale amentum lehu kable en azene lekum, innehu le kebirukumullezi allemekumus sıhr, Firavun, "Ben izin vermeden ona iman mı ettiniz? Kuşkusuz o, size sihir öğreten hocanızdır, buyuruyor. Cenabı hak burada da firavunun ağzından bizleri ikaz eder. Sihir de kitaplardan öğrenilen bir şey değildir. Ancak sahirlerden öğrenilir. Bu şekilde gizliliği olduğu için onların küfre bulaşmış hallerini göremeyiz.
Mesela evlenmesi geciken kızlara bu kişiler tavsiye edilir. Büyücü de fırsatı değerlendirerek ‘’sende büyü var bozmaz isek asla evlenemezsin, derler. Kişiyi korkuya sürükleyerek onun bu korkularından faydalanırlar.
Cenabı hak yapılan büyünün kişiye tesir etmesine müsade etmez ise o büyü asla tesir etmez. Hikmeti ilahi tek tük de olsa bazı sihirlere müsaade edilir. Ne büyü ne de sihir insan iradesini etkileyemez. Büyü ve sihir yapılan kişinin hafızasında algı yanılgısı olur. Mesela içtiği suyu içmedim, içmediği suyu içtim zanneder. Evlilik tercih işidir. Kaderim diyerek kadere suç atmak Rabbimize iftira atmaktır. Onlar en ağır şekilde hesap verecektir.
9. Rahman suresinin 2. Ayetinde euzubillah bismillah Allemel kur'an. Kur’anı öğretti, buyuruyor. Peygamberimize kuranı öğrettiğini ifade ediyor. Peygamber Efendimiz kuranın anlamını, fiilini, mahrecini Cebrail aleyhisselamdan bir defa öğrendikten sonra bir daha asla unutmadı. Çünkü o unutmama nimeti ile donatılmıştır. Vahiy ilk geldiği zaman peygamberimizin okuma yazması yoktu. Ancak 23 yıl sonra göre göre takip ederek okumayı öğrenmiştir. Peygamberlerde hafıza kaybı asla olmaz.
10. Necm suresinin 5 ayetinde euzubillah bismillah Allemehu şedidul kuva, Ona Üstün Güç Sahibi ve Kudretli Olan öğretti, buyuruyor. Burada peygamber efendimize Cibril aleyhisselamın kuranın uygulamalarını öğrettiğini ifade ediyor. Cenabı hak Peygamber efendimizin kalbine kuranın kelamullahını yani teorik kısmını ilka eyledi. Hazreti Cibril (as) ise pratiğini yani uygulamasını öğretti.
11. Cenabı hak Rahman ve Nahl surelerinde Euzubillah Bismillah Allemehul beyan buyurur. Rabbimiz peygamberine ilka eyledi. Cibril eminle uygulamayı öğretti. Peygamberimizin diline de beyanı, anlatmayı, açıklamayı öğretti. Din ilminde buna tebyin denir.
Rahmandan kalbine intikal eden kelamullah, Cebrail aleyhisselamdan uygulamayı öğrenen Rasulullah beyan kabiliyetini de hadisi şerifleriyle en mükemmel şekilde tebyin etmiştir. Bizlere de bunları bir birimize izah etmek kalıyor.
12. Cenabı hak alak suresinin 4. Ayetinde euzubillah bismillah Ellezi alleme bil kalem, O Rab ki kalemle öğretmiştir, buyuruyor.
Demek ki insan hem vehbi hem kesbi olarak öğreniyor. Bir de doğarken ruhuna fıtri olarak dizayn edilmiş bilgiler vardır. Buna da fıtri bilgi denir. Bunlar huduri ve huzuri bilgilerdir. İnsan DNA’sına kudret kalemiyle nakşolunmuştur. İnsanda bulunan korkma, şehvet, güven gibi duygular DNA’sına nakşolunmuştur. İnsan aklını kaybetse de bu duygularını kaybetmez. Deneyim kazanarak sonradan öğrendiğimiz bilgilere de infiali veya husuli bilgiler denir. Bu bilgiler hastalık yaşlılık gibi durumlarda kaybedebiliriz.
Şems suresinin 8. Ayetinde euzubillah bismillah Fe elhemeha fucureha ve takvaha, sonra fucuru ve takvayı ilham etti, buyuruyor. İnsan nefsi en aşağıdakileri de en yukardakileri de yapmaya müsait yaratılmıştır. Nefis her an fücura da iner, takvaya da çıkar.
4. ayetin 3. Kelimesi bil; kuranımızda 20 tane bulunan harfi cerlerden biridir.
4. kelime kalemi; Alak suresinde, lokman suresinde, Ali imran suresinde, kalem suresinde olmak üzere dört yerde geçer. 1414 yıl evvel daha kağıt, kalem yokken bu kültürün temeli atılmıştır. 3 gurup kalem vardır. Kudretullah kalemleri, Meleklerin kalemleri ve İnsanların kalemleri. Kalem konusunu haftaya detaylıca işleyeceğiz.
Şimdiye kadar işlediğimiz 4 ayetten bizlere şu iki sorumluluk düşer;
1-Her Müslümanın her çeşit ilmi öğrenip birikimlerini artırarak bunları Müslüman kardeşleriyle paylaşması gerekir. Bu bir emirdir.
2-Her Müslümanın kalem ile yazmayı öğrenerek birikimlerini kaydetmesi gerekir. Yazıyı kaydetme ilk defa Yusuf (as) ile başlar. O yazıyı parşömene yazmıştır. Parşömen kağıt değildir. Derinin ince hale getirilmiş haline denir.
El fatiha
Comments