top of page

ÎKÂN-I ÂHİRET

  • 23 Nis
  • 6 dakikada okunur

Cenabı hak Bakara suresinin 4. Ayetinde bismillah …ve bil ahireti hum yukınun, Ahirete kesin bir bilgi olarak inanırlar, buyururken ayette geçen yukınun kelimesi îkân ile aynı kökten gelir. Kesin bir bilgi olarak, delilleri ile birlikte anlamına gelir. İnsan ahirete delilleri ile birlikte inandığı zaman imanı yakîn olur ve îkân özelliğine ulaşır. Îkan, kuranımızda 28 yerde geçer ve ahireti hatırlatır.

Ahiret ise son hayat, sonsuz hayat, ebedi hayat anlamına gelir. Ahiret kuranımızın 135 ayetinde geçer. Ahiret hayatı ölüm meleğini görmemizle başlayan ebedi mekâna yerleşme ile ebedi olarak devam edecek olan hayattır.

Kâinatın hayatı ise kıyametin kopması ile son bulur. Kıyametten sonra ise bir dönüşümle evrilmenin sonsuza dek devam etmesi kainatın ahiret hayatıdır.

Cenabı hak yeryüzüne iniş sırasına göre 19. Ayet olan Zariyat suresinin 5. ayetinde bismillah İnnema tuadune le sadikun, Gerçekten size vaad edilenlerin hepsi hak ve doğrudur, buyuruyor.

Ayette geçen innema; Gerçek anlamına gelir.

İkinci kelime Tuadune; Vaad edilen demektir. Rabbimiz ölümsüzlüğü vaad eder, hesaba çekileceğimizi vaad eder…

Üçüncü kelime Sadikun ise; Sadık ve güvenilir anlamına gelir. Kuranımızda 155 yerde geçer. Bu kadar çok tekrar edilmesinden Rabbimizin bizden sadık olmamızı istediğini anlıyoruz.

Ahireti kuranımız ışığında derinliğine inceleyelim;

1-Ahiret ilahi yargılama ve yarlıganmadır. Bu iki kelime farklıdır. Yargılama hesaba çekilmek olup insanlar ve cinler yargılanmasıdır. Ancak insan ve cinlerden bir kısmı yarlıganma ile ödüllendirilecektir. Ali imran suresinde geçen yağfiru kelimesi yarlıganma kelimesinin köküdür. Rabbimizin bağışlaması affetmesi anlamına gelirken mağfiret etmesi ise üstünü çizmesi anlamına gelir.

2-Ahiret hesap verme günüdür. Cenabı hak bakara suresinin 284. ayetinde bismillah …yuhasibkum bihillah… Allah sizi hesaba çekecektir, buyuruyor.

Kıyamet suresi 36 ayetinde de bismillah e yahsebul'insanu en yutreke suda, İnsan başıboş bırakılacağını mı sanıyor? buyuruyor. 10 derstir işlediğimiz melaike konulu derslerde insanın en az 20 melaike ile gezdiğini öğrenmiştik.

Ahiret gününe inanmak ve bu ilahi uyarıya amenna demekle yakîn, kesin delilleriyle birlikte inandım, demiş oluyoruz. Hayatımızı bu inancımız doğrultusunda sürdürebilirsek istikametimiz asla bozulmaz.

3-Ahiret ikap, vaip ve ceza günüdür.

4-Ahiret ödül günüdür, yarlıgama günüdür.

5-Ahiret gününe iman etmek amentümüzün 6. esasıdır.

Cenabı Hak nüzul sırasına göre 20 ayet olan Zariyat suresinin 6. Ayetinde bismillah Ve inned dine le vakıu. Hesap ve ceza muhakkak vuku bulacaktır, buyuruyor.

Ayette geçen Ve inne; Muhakkak, kesin demektir.

İkinci kelime ed dine; Hesap ve ceza anlamına gelir. Din kelimesi Kuranımızda 101 defa geçer. Dinin birkaç anlamı bulunur.

Üçüncü kelime le vakıun; Kesin olacak anlamına gelir. Kuranımızda 24 yerde geçer.

Amentümüz

İmanının altısı da bütündür giderse tümü gider. Cenabı hak Bakara suresinin 136. Ayetinde bismillah, Biz; Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve onların soyundan gelenlere indirilene; Musa'ya, İsa'ya ve diğer nebilere Rablerinden verilenlere, iman ettik. Onları birbirinden ayırt etmeyiz, Ve biz O'na teslim olanlardanız, buyuruyor.

Bakara suresi 177. Ayetinde de bismillah İyilik, yüzlerinizi doğu veya batı tarafına çevirmeniz değildir. Fakat iyi kimseler o kimselerdir ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere inanır… buyuruyor.

 Yine Bakara suresinin 285. Ayetinde bismillah …Hepsi; Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve resullerine iman ettiler… buyurmaktadır.  

Maide suresi 111. Ayetinde bismillah Havarilere, Bana ve Ben'im Resul'üme iman etmelerini vahyettim. "İman ettik." dediler… buyururken

Nisa suresinin 136. Ayetinde bismillah Ey İman Edenler! Allah'a, Resul'üne ve Resul'üne indirdiği Kitap'a ve daha önce indirilmiş Kitaplara iman edin. Kim, Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, resullerini ve ahiret gününü küfrederse; o, çok derin bir sapkınlığa düşmüştür, buyurur.

Yani amentümüz bazı din apoleti takmış sapkınların iddiasının aksine kuranımızın 5 ayetinde geçmektedir. Bu bizim okuduğumuz amentü duası şeklinde değil fakat inanmamız gereken hükümler şeklinde ifade edilir. İşte biz bunları delilleri ile bilmez isek bu kişiler imanımızın kökleşmiş umdelerini sarsacak gücü bulurlar.

Amentü duasını Hazreti Ömer (ra) Efendimiz peygamberimizden öğrendiği şekilde aktarmıştır. İmam Beyhaki Hazretlerinin Şuabul İman adlı eserinde mevcuttur.

Ahiret Gününe İman Etmek; İmanımızın Kalplerimize Yazılmasıdır. 

Ahiret gününe iman etmek dille olmaz. Bizler iman etmiyoru muyuz ediyoruz ama bizler bir imanın tezahürü olarak ifade etmiyor ezberlediğimizi sayıyoruz. Asıl ahirete iman etmek delillendirip yakine dönüştürmek ve ikana ulaştırmaktır.

Nahl suresinin 22. Ayetinde bismillah İlahukum ilahun vahid, fellezine la yu'minune bil ahirati kulubuhum munkiretun ve hum mustekbirun. Sizin ilahınız, bir tek ilahtır. Buna rağmen, ahirete iman etmeyenlerin kalpleri, bunu kabul etmez. Ve onlar büyüklenen kimselerdir, buyuruyor. Ahirete iman etmeyenlerin kalpleri inkarcıdır onlar kibirli insanlardır. Allah korusun bu kibir nedeniyle imanımızın umdelerini inkar etmeye  küçümseme başlar ki imanın tehlikeye düşmesine sebep olur. Yapmamız gereken bu kibri yok etmeye kalbimizi çepe çevre etmesine mani olmaya çalışmalıyız.

Mücadele suresinin son ayetinde bismillah …Onlar, Allah'ın kalplerine iman yazdığı ve kendilerini, kendinden bir ruh ile desteklediği kimselerdir, buyuruyor.

Cenabı hak bu imanı herkesin kalbine yazmıyor. Bizler imanımız delille olsun kalbimize iman yazılsın diye gayret ediyoruz. Allaha ve ahiret gününe inanan bir topluluğu kendisinden bir ruhla desteklemiştir. Ahiret gününe iman etmek imanımızın kalplerimize yazılması demektir. İnşallah hepimizin kalbine iman yazılmıştır.

Ahiret günü ile ilgili 7 ayeti inceleyerek dersimiz tamamlayalım;

1-Bakara suresi 8. Ayeti celilede bismillah insanlardan bazıları da vardır ki inanmadıkları halde ahiret gününe inandık derler, buyuruyor. Demek ki, her inandım diyen inanmış olmuyor.

2- Ali İmran suresinin 114. Ayetinde bismillah Bunlar, Allah'a ve ahiret gününe inanırlar, ma'rufu yapıp telkin ederler, munkere engel olurlar; hayırda birbirleriyle yarışırlar, işte bunlar Salihlerdendir, buyuruyor.

Burada da görüyoruz ki sözümüzün geçtiği aile efradımıza yönelik olarak emri bil ma’rufu yaparken onları kırmadan, yanlarında 3. kişiler olmadan yapmalıyız. Çünkü 3. kişi olduğu zaman sizin sözünüze diklenir. Uyarıyı dinlemek yerine tersleşemeye yönelir.

Hazreti Musa’ya nebilik makamı verilince kendi dilinde kekemelik olduğu için Ya Rabbi! Kardeşim Harun'un dili benimkinden daha düzgündür. Onu da beni doğrulayan bir yardımcı olarak benimle birlikte gönder, diye dua etti. Cenabı hak Hazreti Harun‘a peygamberlik verdi.

Rabbimiz iki peygamberi bismillah Ona yumuşak söz söyleyin. Umulur ki öğüt alır veya huşu duyar, (Taha/44.) diye uyararak Firavuna yumuşak konuşmalarını emretti. Ona leyyin olun, buyurdu. Firavuna dahi bu şekilde konuşulması gerektiği emredilirken insan kendi evladına, eşine, dostuna anlatırken asla sert dil kullanamaz. Çünkü kötülükten sakındırmak ancak yumuşak dille mümkün olur.

Hazreti peygamberimiz (sav); Bir toplum kötülük yapıldığını görür ona engel olmaya güçleri yeterken engel olmazlar ise o toplumun geneli cezalandırılır, buyurmuştur.

Başka bir hadisi şerifte ise; Şerli ve münker işleri aleni işleyen kişiler ile aynı mecliste oturmayın, buyurur.

Üçüncü bir hadisi şerifte de; Çarşılarda onlarla beraber olmayın, buyurur. Onlarla birlikte oturup kalkanın ona karşı oluşacak sevgiden dolayı onun yaptıklarını hoş görme eğilimi başlar.

Ve başka bir hadisi şerifte; Onlar ile aynı sofrada oturmayın, buyuruyor.

Onlarla birlikte aynı mecliste oturmanız, çarşı pazar gezmeniz ve aynı sofrada yemek yemeniz dualarınızın kabulüne mani olur, buyuruyor.

Günümüzde bu kadar sıkıntılar yaşadığımıza göre demek ki dualarımız kabul olmuyor.

3-Tevbe suresinin 18. ayetinde bismillah Allah’ın mescitlerini ancak ahiret gününe iman edenler imar eder, buyuruyor. İlk etapta birbirinden çok uzak gibi olsa da bir bağ mevcuttur. Mescitler küçük büyük fark etmeden her biri Allah’ın evleridir. Neye gücümüz yetiyorsa o kadar mescidin imarına katkı sağlamamız icap eder. Başkasının verip vermediği bizi alakadar etmez. Rabbimiz ahirete iman etmekle mescitleri imar etmeyi aynı kefeye koyuyor ki bizi ancak bu ilgilendirir.

4-Tevbe suresi 99. Ayetinde bismillah Ve minel a'rabi men yu'minu billahi vel yevmil ahıri ve yettehızu ma yunfiku kurubatin indallahi ve salavatir resul, e la inneha kurbetunlehum, se yudhıluhumullahu fi rahmetih, innallahe gafurun rahim. Bedevi Araplardan kimi de var ki Allah'a ve ahiret gününe inanır, verdiğini Allah'a yakın dereceler kazanmağa ve Elçinin du'alarını almağa vesile sayar. Gerçekten o verdikleri kendileri için yakın derecelere vesiledir. Allah onları rahmetinin içine sokacaktır. Muhakkak ki Allah bağışlayandır, esirgeyendir, buyuruyor.

Peygamberimizin duasını almak için ona salavat getirmeliyiz. Biz salavatı getirdiğimizde peygamberimiz de bize dua eder. Salavata ihtiyacı olan asıl bizleriz. Çünkü dua olmadan Allaha yakınlaşmamız mümkün değildir.

5- Cenabı hak Mücadele suresinin son ayetinde bismillah Allah'a ve O'nun Resul'üne karşı haddi aşanlara karşı sevgi duyduklarına tanık olamazsın; isterse bunlar, babaları, çocukları, kardeşleri veya akrabaları olsun onlarla dostluk ettiğini göremezsin, buyuruyor.

6-Zümer suresinin 45. ayetinde bismillah Allah, "tek başına" anıldığı zaman, ahirete iman etmeyenlerin kalpleri burkulur. O'nun yanı sıra başkası anıldığı zaman sevinip mutluluk duyarlar, buyuruyor.

Bir kişinin yanında Allahın ismi anıldığında, peygamber mevzu olduğunda sıkılıyorsa diliyle inandım dese de kalbi ile inanmıyordur. Onun kalbine iman yazılmamıştır.

Bu ayeti meal edenlerden ismini vermeyeceğim kuranın ekmeğini yiyen bir ilim apoletlisinin mealini aktarıyorum ‘’Müslümanların birçoğu Muhammedin ismini eklemektedirler. Allahın ismini yalnız anmaktan hoşlanmayan ve illa muhammedin ismini ekleyenler aslında ahiret inanmayanlardır’’, diyor. Allah bu şerlilerin salyalarından muhafaza eylesin.

7- Rabbimiz Fussilet suresinin 7. ayetinde bismillah Onlar zekat vermezler, Ahiret'i inkar ederler, buyuruyor. Yani bir kişi zekatını vermiyorsa ahirete iman ediyorum dese de iman kalbine yazılmamıştır.

Zekat, Nisap miktarını geçmiş bir malın üzerinden bir yıl geçtiği zaman verilmesi gerekir. Öşür ise topraktan aldığı bu ürünün 1/10 oranında vaermesi gereken toprağın zekatıdır. Zekat; Karşılıksız yardım etmektir.

Âmentü billâhi ve melâiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve'l-yevmi'l-âhıri ve bi'l-kaderi hayrihî ve şerrihî minellâhi teâlâ ve'l-ba'sü ba'de'l-mevti hakkun. Eşhedü en lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden 'abdühû ve rasûlüh

EL Fatiha…

 

 

 

 

 

 

 

 

Comments


Abonelik Formu

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

  • YouTube
  • Facebook
  • Instagram

©2022, ELAZIĞ AZİZ MAHMUD HÜDAYİ DERNEĞİ tarafından  kurulmuştur.

bottom of page